Mustafa hayal, hülya, rüya, şarkı, şiir miir

Veda

Birkaç ay, birkaç yıl, olsa olsa birkaç çeyrek asır. Ömür sığdırmak mı zordur bir süreye yoksa süre yetirmek mi, değer bir ömre? Ne görür insan ardına bakınca o son demde?

Bir terazi olmalı elbet geçmişi ölçen. Yoksa geçmiş mi bir terazi, ibresi geleceği gösteren? Ölçüsü nedir ki iyi bir ömrün? Yaptıklarının ve yapmadıklarının matematiği kadar basit mi? Yoksa yaptıklarının ve yapmadıklarının mantığı kadar karmaşık mı? Ardına ne koyabilir ki bir insan yaşanmaya değer gördüğü hayatın peşi sıra? Para, pul, aba? Hiçbirini yanında götüremeyeceğini bile bile. Niye katlanır ki insan geçici olanın eziyetine? Yoksa bir isim mi bırakabilir, ömründe en çok duyduğu ama hiç o kadar da çok söylemediği? Adının yaşaması kadar değerli ne olabilir ki bir insan için? Söylenmeye, dillenmeye devam etmesi adın. Ölümsüzlük suyundan bir yudum almak gibi değil midir?

Hey gidi Koca Mustafa! Cismin topraktır artık fakat ismin hâlâ anılacak yeryüzünde, daha iyi olması ümidiyle.